rögar that!

işi biten yağmur suları, en kolay şekilde topl-ardamarlar yoluyla denize taşınırken osman hamdi bey ve ninja kaplumb-ağalarının evlerini bir güzel yıkaya-dursun, m-illet olarak seferberlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde "harry potter ve kozmik oda"nın ülkemizde bu kadar geç vizyona girmesinin sebebi hikmeti nedir sor-usu benim kafama balığa atılmış olt-aya takılan bir post-al gibi takıldı.
bunun "yaşam boyu popcorn"a razı sinema izleyicisinin bizzat bu seferberliğe ve beraberliğe razı bir görünüş sergilemesi ve sahadaki isteksiz oyunu ile alakalı olduğuna olan inancımı özgürce yaşayabildiğim seküler ülkenin cümleten devrik kralı olarak bu kadar çağdaşlığa layik olmadığımızı düşünüyor olmam, kimseye bu konuda medeni kanunun hükmünü uygularken "neden-i kanun"u üzerinde kafa yorma hakkı vermese bile, bulut verir, beraberinde ille de yağmur isterseniz.
ama bu kanalizasyon hizmeti sonrasında oluşabilecek bütün gerekçeli kararlarda belediyenin verdiği bitkiye dayanmak yoluyla ağaçtan onay beklemek insafsızlık olduğu gibi, duvarındaki yazının altına sahte imzalar atılmış bir hakimin huzurunda düpedüz aymazlık da sayılır, zira ağaçtan onay almayı beklemek sıradanlık sırasıyla sana bana moleküler transportasyon kadar uzak olduğu halde, gölgesinde dinleneceğimiz dev çınar da aksine o kadar yakındır suya bakma başın döner.
ama bu yolu seçen gene kurak geçen senenin sonunda metrekareye düşen damlaların azlığına üzülerek söylüyorum ki, şimdi ya da dün gözüm seyirmeye başlamış olsa bile, aman diyeyim ve dahi dileyeyim ki, seyir defterimi başkası yazmasın, çınarlı kubbeli mavi bir liman gördüğüm an ben zaten oraya tereddütsüz girerim, sonrasında ise meçhule gitmeyen gemilerin kalktığı bu limana da kendimi doyasıya bağlamamam içten bile değil gözümü kırpmadan, izle birazdan, baraj kapakları tekrar açılıyor.

şairler bazen düpedüz küstah olabiliyorlar.