Why so sirius?

Dev ışık kaynağını göğe tutarak bir tunaadam sembolü yansıtmak yerine zaten gökte bulunan siriusu seçtim, benim dünyamdan tam on selim ışık yılı uzaklıkta olmasına rağmen, şimdiye kadar hep sabrettim ve devam edeceğim, geç de olsa yeni bir takvim başlatmak konusundaki kararlılığımı göstermek için, şu nefis yemekleri yapan restoranın başarısız irade müdürünü işten çıkartmakla işe başlayacağım.
Acele etmeliyim zira nehirlerin taşmasına az bir vakit kaldı, şafak sökmeden ufka yetişmem gerek lakin adımlarım ufak, yetişememe ihtimalini düşünmek bile moral bozucu, aynı bozucunun şahidi şiracı. Ama ben şira’dan şimdi kopup yola çıkan fotonları yakaladığım zaman, şimdiye kadar ziyan ettiğim bütün ziyayı telafi edebilmeyi umuyorum, sirius gökte ziyadesiyle parlıyor ve ışığında navy şahsına münhasır sırlar taşıyor.
Rotasını şaşırmış göğe sulara gömülürken bile ben göğe bakmaktan yorulmam, çünkü gök, ciddi bir müessesedir, ve sessizlik ciddiyetini hep muhafaza eder. Şimdi benim eskisinden daha ciddi olmam gerek, çünkü ayaklarımı en katı kurallarin olduğu, en acımasız dünyanın toprağına basıyorum. Vaziyet böyleyken, tunaadam kendi sessizligi içinde, kollektif hayallerimizin hakettigi, ama şu an ihtiyaç duymadığı bir anti kahramansa, ona da eyvallah.